Dolar 32,3865
Euro 35,0621
Altın 2.326,80
BİST 9.117,11
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 23°C
Az Bulutlu
İstanbul
23°C
Az Bulutlu
Cts 22°C
Paz 22°C
Pts 24°C
Sal 18°C

Bir İnsan Bir Başkasına Neden Hakaret Eder?

Bir İnsan Bir Başkasına Neden Hakaret Eder?

Bir insanın, bir başkası tarafından küçültücü söz veya davranışa maruz kalmasına, hakarete uğramak deniyor.

Dünyadaki her insan, merkezine kendisini alır ve her ne yapıyorsa kendisi için yapar. Herkes kendi hayatını planlayıp yönetir. Her şeyin planladığı gibi gitmesi için gayret eder. Eğer işler hesap ettiği gitmezse endişelenir. Endişelenince kendini kötü hisseder. Kendini kötü hisseden, ‘duygusal olarak zehirlemiş’ olur. Şahıs, içinde taşıdığı duygusal zehri, planlarını bozanlara aktararak, nispeten rahatlamak ister. Duygusal zehir bir başkasına tepki vasıtasıyla aktarılır.Bu tepkide kimilerince hakaret kabul edilir.

Hakarete uğrayanların önünde iki seçenek vardır.
Birincisi; herkes kendi derdiyle meşguldür, kimse kimseyle ilgilenmez, tepki gösteren hesabı bozulmuş bu yüzden acı çekmektedir, Allah yardımcısı olsun deyip, tepkiyi hiç üstüne alınmamak.

İkincisi; ‘Yarası olan gocunur’ misali, tepkinin muhatabı olmak. Mesela birisi size beceriksiz demiş olsun. Eğer bu laf sizi incitiyorsa, beceriksiz olduğunuzu düşünüyorsunuz ama bunu gizliyor olmalısınız. Birisi beceriksiz deyince, suçüstü yakalanmış olduğunuzu düşünüyor, imajınız zedelendiği için etkileniyorsunuz.  ABD başkanlarından, E. Roosevelt “Kendi onayınız olmadan kimsenin sizi küçük göremeyeceğini bilin,” diyerek, anlatmak istediğimizi özetlemiştir.

Duygusal zehrini bir başkasına aktararak nispeten rahatlamak isteyenler ‘avcı,’ söylenenleri üzerine alınanlar ‘av’ gibidir. Kabul görmek ve onaylanmak ihtiyacı duyanlar, en ufak bir suçlama karşısında, ‘hayır ben öyle değilim’ diye savunma yaparak, lafı üzerine aldığını belli ederler.  Avcılar bu tür avları kolayca tespit eder ve onlara duygusal zehirlerini aktararak daima kullanırlar.

Herkes kendisi ile uğraşır, başkasıyla değil. O yüzden kimsenin kimseye hakaret ettiği filan yok. Duyduklarından incinenler, söylenen sözlerden değil, yaralarının kanatılmış olmasından inciniyorlar. Başkalarının söyledikleri sadece kendi dertlerine çözüm bulma manevrasıdır. O yüzden hiçbir şeyi kişisel algılamamalı ve herkesi kendine emanet etmeliyiz.

[author image=”https://www.kulecanbazi.com/wp-content/uploads/2014/11/huseyin-guducu.jpg” ]Hüseyin Güdücü
drguducu@hotmail.com[/author]

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.