Türk sinemasının ödüllü yapımcı ve yönetmenlerinden İhsan Taş, son dönemde toplumda artan şiddet olaylarına dikkat çekerek televizyon dizilerinde yer alan şiddet ve olumsuz içeriklere sert eleştiriler yöneltti. Taş’a göre, ekranlarda giderek yaygınlaşan bu içerikler yalnızca bireysel davranışları değil, toplumun temel yapısını da derinden etkiliyor.
Televizyon dizilerinin geniş kitlelere ulaşma gücüne vurgu yapan Taş, birçok yapımda şiddetin adeta normalleştirildiğini ve ahlaki değerlerin arka plana itildiğini ifade ediyor. “Bugün ekranlara baktığımızda dizilerin büyük çoğunluğunda ya şiddet yüceltiliyor ya da etik değerler hiçe sayılıyor” diyen Taş, özellikle kadınlara, çocuklara ve hayvanlara yönelik şiddetin artmasında bu tür içeriklerin özendirici etkisi olduğunu savunuyor. Ona göre, bu yapımlar toplumun temel taşı olan aile bağlarını zedeliyor ve bireyler arasındaki güven duygusunu aşındırıyor.
“Sanat Onarıcı Bir Güç Olmalı”
İhsan Taş, sanatın toplumsal sorumluluğuna dikkat çekerek, üretim sürecinde etik bir bakış açısının önemine vurgu yapıyor. “Sanatın görevi yıkmak değil, onarmaktır” sözleriyle yaklaşımını özetleyen Taş, televizyon dizilerinin yalnızca reyting kaygısıyla değil, toplumsal etkileri göz önünde bulundurularak üretilmesi gerektiğini dile getiriyor. Bu noktada Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) daha etkin ve yönlendirici bir rol üstlenmesi gerektiğini de özellikle vurguluyor.
Yurt Dışında Oluşan Yanlış Algı
Dizilerin etkisinin Türkiye sınırlarıyla sınırlı olmadığını hatırlatan Taş, Türk dizilerinin yurt dışında milyonlarca izleyiciye ulaştığını belirtiyor. Bu küresel erişimin, beraberinde ciddi bir sorumluluk getirdiğini söyleyen Taş, şu değerlendirmede bulunuyor: “Yurt dışındaki izleyiciler, Türk halkını ekranda gördükleri gibi yaşadığını sanıyor. Bu da kültürel imajımızı zedeliyor ve gerçek Türkiye’yi gölgede bırakıyor.”
Bu durumun, ülkenin sosyal yapısına dair yanlış ve tek boyutlu algıların oluşmasına yol açtığını ifade eden Taş, ekranlardaki temsil biçimlerinin kültürel diplomasi açısından da önem taşıdığını dile getiriyor.
Yapımcılara ve Senaristlere Çağrı
Açıklamalarının sonunda yapımcılara ve senaristlere seslenen İhsan Taş, ekranlarda şiddet, yozlaşma ve kaos yerine; sevgi, umut, etik değerler ve toplumsal birliktelik gibi kavramların daha görünür kılınması gerektiğini savunuyor. “Gelecek nesilleri korumak istiyorsak, bugün ekranda ne sunduğumuza dikkat etmek zorundayız” diyen Taş, sinema ve televizyonun dönüştürücü gücünün sorumluluk bilinciyle kullanılması gerektiğinin altını çiziyor.






























