Dolar 31,1166
Euro 33,7794
Altın 2.027,96
BİST 9.334,13
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 14°C
Az Bulutlu
İstanbul
14°C
Az Bulutlu
Sal 16°C
Çar 16°C
Per 15°C
Cum 12°C

Cevap Sorana Göredir

Cevap Sorana Göredir

Buda öğrencisi Ananda ile bir köye gelir. Daha köyün girişinde bir adam yaklaşır, Buda’ya; “Ben inanan biriyim. Tanrı var mıdır, lütfen bana söyle,” demiş. Buda, kesin bir ifadeyle; “Tanrı yoktur. Hiç olmadı. Olmayacak. Senin sorun saçma,” demiş. Soran adam cevabı duyunca sarsılmış.

Öğleyin bir başka adam Buda’ya gelerek, “Ben ateistim, inançsızım. Tanrı var mıdır?” diye sormuş. Buda; “Tanrı vardır. Onun dışında hiçbir şey yok,” demiş, adam sarsılmış.

Akşama doğru bir başka adam Buda’ya “Ben tanrıya ne inanıyorum ne inanmıyorum, tereddüt içindeyim, tanrı var mıdır?” diye sormuş. Buda, sessiz kalmış, adam sarsılmış.

Her daim hocasının yanında olan Anada, Buda’nın, tanrı için, aynı günde, üç ayrı cevap verdiğini duyunca o da sarsılmıştır. Akşam uyumadan önce Buda’ya, “Bugün Tanrı için üç ayrı cevap verdin. Bu çelişkili cevaplar aklımı karıştırdı. Lütfen bunun nedenini açıklar mısın?” demiş. Buda; “O cevaplar soruyu soran içindi. Sen cevaplarla neden ilgilendin ki! Eğer cevaplar seni rahatsız ettiyse bu iyi bir şey. Bu da senin sorunun cevabı,” demiş.

Hikayeden anladığımız kadarıyla, Buda, soru soranı, onaylamak yerine sarsmayı tercih ediyor. Acaba neden sarsma amacı güdüyor olabilir?

İnsanların büyük çoğunluğu, kendisine öğretilen inanca sarsılmaz bir biçimde bağlanıp, ona uygun yaşamayı seçiyorlar. Ancak her kim her neye inanırsa inansın, mutlaka minnacık bir şüphe kalıyor. Bu minnacık şüphe, derinden derine kişiyi rahatsız ettiği için, kişi bu şüpheden kurtulmak istiyor. Bu amaçla, inancını güvendiği bir ustaya onaylatma ihtiyacı duyuyor. Onay alırsa, içindeki şüphe azalacak kendini güvende hissedecek, gittiğim yol doğru diyerek, bildiği yoldan devam edecektir.

Bildiğin yoldan gitmek, yeniliklere kapalı olmak, değişikliği reddetmek, eleştiriyi saldırı saymak, sadece ve sadece onay aramaktır. Değişikliğe, yeniliğe kapalı insan sabit fikirli, inat, geçimsiz, her şeye itiraz eden biri haline gelir.

Ustalar, soru soranların amacının, onay almak olduğunu bir bakışta anlıyor. Onay alırlarsa; aynı şekilde devam edecekler ve değişime kapalı hale gelecekler. Bu yüzden onları sarsarak, yeni arayışlara sevk ediyorlar. Arayışa geçenler, yeniliğe, değişime adım atacaklardır.

Hüseyin GÜDÜCÜ
drguducu@hotmail.com

 

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.