Dolar 32,3271
Euro 35,0620
Altın 2.297,63
BİST 9.008,28
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 20°C
Açık
İstanbul
20°C
Açık
Cum 23°C
Cts 21°C
Paz 21°C
Pts 23°C

Bedenimizin Doğal İstekleri

Bedenimizin Doğal İstekleri

Bedenimiz;  acıktım, üşüdüm, yoruldum, korktum, etkilendim vb. gibi uyarılar gönderir. Bu uyarıları ne kadar dikkate almalıyız?

Öncelikle bir meseleyi açıklığa kavuşturmamız lazım. İnsanın algıladığı uyarıların, beden ve zihin olmak üzere iki kaynağı vardır. İnsan genel olarak isteğin hangisinden geldiğini kolayca ayırt edemez. Ayırt edebilenler, bedenden gelen isteklere olumlu cevap vermeli, zihinden gelenlere ise isterse irade göstermelidir.

Zihnin isteği ile bedenin isteği arasındaki farkı, ‘acıkma’ üzerinden anlamaya çalışalım. Beden, acıktım der ve doymak ister. Zihin ise, acıkma olmasa bile, bir şeyler yesem iyi olacak der. Beden doymak için herhangi bir gıda talep ederken, zihin; acaba ne yesem, hangi sevdiğim yemeği tercih etsem der.  Zihnin isteği,  doymaktan ziyade zevk almaktır.

Zihin tatmin ararken, beden ihtiyacının karşılanmasını istemektedir. Hepimiz biliriz ki, bedenin ihtiyacını karşılamak zor değildir ama zihnin tatmini imkânsız gibidir. Beden, ben doydum dediği halde, gözüm doymadı deyip, bedenin sesine kulağını tıkayan zihindir. Eğer kişi, bedenden gelen uyarılara göre hareket etmiş olsaydı, acıkınca yiyecek, doyunca yemeyi bırakacaktı. ‘Acıkınca yemek, doyunca yemeği bırakmak,’  bilinen en harika diyettir. Doğadaki hayvanlar böyle yaptıkları için, şişmanlamıyorlar, dişleri çürümüyor, şeker hastası, damar sertliği, kalp hastası olmuyorlar.

Bedenimiz bize doğal olanı bildirirken, zihin hafızasına göre hareket ediyor. Hafızayı, müstamel bilgiler oluşturduğundan, bugün doğru dediğimiz bilgiler yarın yanlış olabiliyor. Öyleyse zihne göre hareket etmek her zaman risklidir.

Zihin, bir insanın uzaktan kumanda edilebilen bölümüdür. Zaten insanları uzaktan yönetebilmek isteyenler, bunun farkına varınca; ‘zihni en güzel nasıl kullanırız,’ diye büyük araştırmalar yaparak, insanı etkileme sistemleri geliştirmişler.  Algı yönetimi veya yeni eğilim filan denilen şeyler, hep zihni kullanarak insanları etkileme yöntemidir.

Zihin öğretilenlere göre düşündüğünden, insan düşüncelerine çok dikkat etmelidir. Bu düşünceyi zihnine, kim, ne maksatla yerleştirdiğinin farkına varıp, kimin uzaktan kumandasına göre hareket ettiğini bulmalıdır. İnsan, zihnini; dikkatli olmak, öğrenmek, matematik bilmek, mukayese etmek vb. gibi yetilerini için kullanmalı ama yönetici güçlerin, uzaktan kumanda etmek için, özenle yerleştirdiği bilgilerden, kendini kurtarmalıdır.

[author image=”https://www.kulecanbazi.com/wp-content/uploads/2014/11/huseyin-guducu.jpg” ]Hüseyin Güdücü
drguducu@hotmail.com[/author]

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.